KARAOĞLANOĞLU MÜZESİ VE ŞEHİTLİĞİ / GİRNE
Şehitlik 1974 senesinde Kıbrıs Barış harekatı sırasında Şehit düşen Subay, Astsubay, Erbaş ile Erlerin anısına inşası sağlanmıştır. Adını ise 1974 Barış harekatında Şehit düşen Alay Komutanı Albay İbrahim Karaoğlanoğlu’ndan almış. Şehitliğin Projesini Profesör Muammer Onat çizmiştir.
Şehitlikte ise; 5 Astsubay, 8 Subay, 58 Erbaş ile Er bulunuyor. Şehitlik girişinde ise bulanan iki adet Sütun, Anavatan’a açılan kapıyı görürsünüz. Sağ taraftaki heykel grubu Türkiye Cumhuriyetini gösterir, Sol taraftaki heykel grubu Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetini göstermektedir. İki Heykel arasındaki boşluk Anavatana açılan pencereyi belirtiyor.
Heykelin dört ayak üzerinde durması, barış harekatının dört gün sürdüğünü, Gemi burnu ile Personel figürleri, Harekatın Kara, heykel üzerindeki Kartal, Deniz ve Hava kuvvetlerince müşterek olarak yapıldığını gösteriyor. Heykel üzerindeki diğer değişik motifler bulunan ise Türk askerlerinin harekat anındaki duygusallığını, Azmini, Yardımseverliğini ile Kahramanlığını ifade ediyor.
- Published in Kıbrıs Gezi Rehberi
LALA MUSTAFA PAŞA CAMİ / MAĞUSA
Lüzinyanlar zamanında 1298 – 1312 yılları arasında inşa edilmiş yapı, tüm Akdeniz dünyasının en güzel Gotik yapılarından biridir. Lüzinyan kralları öncelikle Lefkoşa’da St. Sophia Katedrali’nde Kıbrıs Kralı sonra ise Mağusa’da St. Nicholas Katedrali‘nde Kudüs Kralı olarak taç giyilmektedir. 1571 senesinde cami haline getirilene kadar bu törenler yapılırmış.
Katedralin en güzel ve özelliklede en iyi korunmuş olan batı cephesinin mimarisi Fransa’daki Reims Katedralinden etkileniş eserdir. Gotik tarzda işlemeli olan eşsiz bir penceresi bulunan katedralin 16’ıncı yüzyıl Venedik galerisi avluda yer alan ve günümüzde şadırvan olarak kullanılıyor. Girişteki yuvarlak pencerelerin üzerinde bir Venedik arması görülüyor. Bahçede bulunan ağacın meyvelerine halk arasında Firavun meyvesi denmektedir.
- Published in Kıbrıs Gezi Rehberi
MAVİ KÖŞK / GİRNE
Kıbrıs ’ta kesinlikle görülmeden gidilmemesi gereken yerlerden bir tanesi ise Mavi köşk’tür. Gözleri büyüleyen mimarisi ile ilginç hikayesiyle sizlere köşkü tanıtmaya çalışalım. Mavi Köşk bir müze olarak TSK’nın himayesinde yerli ve ya yabancı turistlerin ziyaretine açık tutuluyor. Zaman şartlarına göre oldukça lüks şekilde dizayn edilmiş olan köşkün muhteşem sayılabilecek bir havuzu vardır.
Köşkten bütün boğaz ve dağları görmek mümkün olmaktadır. O zamanın şartlarında bütün odaların klimalı olması ve hiç durmadan akan şarap musluğu, gizli dehlizler ile köşkün içerisinde saklı kasalar görenleri hayrete düşürmektedir. Köşkü dağlar zirve noktaları da dahil olmak üzere hiçbir noktadan görülmeyişi sebebiyle burayı ele geçirene kadar birçok askerimiz şehit düşürmektedir.
Köşk içerisinde fotoğraf çekmek yasak olması nedeniyle köşk odalarının pek fazla fotoğrafları bulunmuyor.
- Published in Kıbrıs Gezi Rehberi
NAMIK KEMAL MEYDANI / MAĞUSA
Namık Kemal Meydanı‘nın batısında yer alan Venedik Sarayı’nın avlusunda yer alan, dikdörtgen planlı ve iki katlı bir yapıdan oluşuyor. Tek olan hücrenin kapısı Venedik Sarayı’nın avlusuna açılır. Üst kattaki dikdörtgen planlı odanın önünde bir şahin bulunuyor.
Namık Kemal’in ‘Vatan yahut Silistre’ oyununun 5 Nisan 1873 tarihinde İstanbul Gedik Paşa tiyatrosunda oynanmasından sonra ise 9 Nisan 1873 tarihinde Kıbrıs’a sürülmüştür. Önceleri alt kattaki zindana kapatılmış olan şair bir süre sonra da Kıbrıs Mutasarrıfı Veyis Paşa’nın izni ile üst kata çıkarılmıştır. 3 Haziran 1876 senesinde de V. Murat tarafından affedilerek İstanbul’a geri dönmüştür.
Namık Kemal zindanı ile Müzesi’nin restorasyon ve çevre düzenleme çalışmaları 1993 senesinde Eski Eserler ve Müzeler Dairesi Rölöve ve Restorasyon Şubesi tarafından gerçekleştirilerek ziyarete açılmıştır.
- Published in Kıbrıs Gezi Rehberi
PELLA PAIS MANASTIRI / GİRNE
Avlunun yanındaki kilise manastırın en iyi şekilde durumda korunmuş kısmındadır. Ön yüzdeki İtalyan freskleri 15. yy’da yapılmışlardır. Kilise yapısı ise günümüzde çeşitli klasik müzik konserleri ile Bellapais Müzik Festivali kapsamındaki etkinlikler için kullanılan eşsiz bir salon bulunuyor. Manastırın yemekhanesi de Gotik sanatın eşsiz örnekleri vardır. Orta avlunun doğusunda rahiplerin iş odaları ile meclis odaları yer alır.
Meclis odasının ortasındaki sütunun ise erken dönem Bizans kilisesine ait olduğu düşünülüyor. Rahiplerin yatakhaneleri ile hazine odası üst katta yer alıyor. Geceleri tamamı ile aydınlatılan bu manastır Girne’nin her yerinden görülebilmekte ve yaz akşamlarında etkileyici bir manzara oluşturuyor. Bellapais köyü ise en az manastır kadar etkileyici görselliğe sahiptir.
- Published in Kıbrıs Gezi Rehberi
SALAMİS HARABELERİ / MAĞUSA
Kuzey Kıbrıs’taki en önemli ve en özel ören yerlerinden birisi olan Salamis kenti 1952-1974 seneleri arasındaki kazılarla kısmen açığa çıkarılmış. 1974 senesinde kesilen kazı çalışmaları 1998 yılından beri Ankara Üniversitesi tarafından yeniden başlatılmış.
Ören yerinde görülebilecek yapı kalıntılarının tamamı ise Roma Dönemine ait olduğu belirlenmiştir. Söz konusu yapılar forum, gymnasium, agora ile hamam gibi kamu yapılarından oluşuyor. Salamis Gymnasiumu şehrin kuzey ucunda yer almaktadır. Bu alanda yer alan bir yazıt vasıtası ile burada M.ö. 2. yüzyıla ait Hellenistik bir gymnasiumun var olduğu anlaşılır.
Yalnızca üç tarafı revaklarla çevrili olan Hellenistik yapının depremler sonucunda yıkılmasıyla Augustus devrinde tamir edilerek bir de doğu revak eklenmiştir.
- Published in Kıbrıs Gezi Rehberi
SELİMİYE CAMİ / LEFKOŞA
Kıbrıs Lefkoşa’da bulunan ve muazzam görselliğe sahip olan Selimiye Camii, Kıbrıs’ın en gösterişli ibadethane konumundadır. Lüzinyan döneminde yani, 1209-1326 tarihlerinde gotik formunda inşa edilmiş ve zamanında katedral olarak kullanılan St. Sophia’ya Selimiye Camisi adı verilir ve Osmanlılar tarafından camiye çevrilmiştir. Daha sonra yapıya iki minare, bir minber ile bir mihrap ilavesi yapılmıştır. Lefkoşa Selimiye Camii’nin yapımına ise 1209 tarihinde Ayasofya kilisesi olarak başlatılmıştır.
Önceleri olarak katedral olarak kullanılmaya başlanılan Selimiye Camii Kıbrıs adasını Türklerin almasıyla camiye döndürülerek camii olarak kullanılmaya başlanılmıştır. Camii yapısında üç koridor ile altı yan bölüm yer alır. Selimiye Camii’nin önemli özelliklerinden bir ise içinde mezarların bulunmasıdır. Görselliği ile herkesi büyülemeye devam eden eser, ziyaretçilerine farklı duyguları yaşatmaktadır.
- Published in Kıbrıs Gezi Rehberi
ST.HILERION KALESİ / GİRNE
Kıbrıs ‘ta bulunan St. Hilarion kalesinin karşıdan görünüşüne hayran kalırsınız. Basamakları birer birer çıkarken tarihin derinliklerine gidersiniz. St. Hilarion Beş Parmak dağı üzerinde kurulan üç kaleden biridir. Bu üç kale arasında en batıda yer alır ve adada yer alan halkı Arapların olası akınına karşı korumak için inşa edilmiş bir eserdir.
Kalenin adı bir keşişten alınmış, Kudüs Araplar tarafından fetih edildikten sonra Kıbrıs’a göç eden bir Keşiş kalenin bugünkü adını almasına sebep olmuş. Kaleden Girne’nin muazzam görünüşünü izleyebilirsiniz, gün batımında unutulmaz dakikalar yaşayabilirsiniz.
St Hilarion Kalesi Kıbrıs tatili sırasında özellikle görmeniz gereken bir yerdir. Tatiliniz esnasında tek bir kale görebilecek kadar dahi vaktiniz varsa St. Hilarion Kalesi’ni seçmelisiniz.
- Published in Kıbrıs Gezi Rehberi
BARNABAS MANASTIRI / MAĞUSA
Salamis’te doğan Yahudi bir ailenin oğlu, St. Barnabas, Kudüs’te eğitim gördükten sonra Kıbrıs’a dönmüş ve Hıristiyanlığı yaymak için 45 yılında St. Paul ile çalışmaya başlamıştır. Bu faaliyetlerden dolayı vatandaşları tarafından öldürülüp cesedi denize atılmak üzere bir bataklığa saklanmıştır.
St. Barnabas’ın öğrencileri olayları izleyerek cesedi Salamis‘in batısında bir yeraltı mağarasına gömülmüş ve göğsüne de St.Mathews‘un yaptığı incilin kopyasını koymuşlar. Cesedin yeri bilinmediğinden uzun yıllar gizli kalmıştır. Daha sonra burası manastıra çevrilmiştir. Manastır 477′de inşası tamamlanmıştır.
Manastır bir kilise, avlu ile avlunun üç yanında bir zamanlar papazların yaşadığı odalardan meydana gelir. St. Barnabas kilisesinde çoğunluğu 18. yy’dan kalan zengin bir ikon koleksiyonu bulunuyor.
- Published in Kıbrıs Gezi Rehberi
SURLARİÇİ/LEFKOŞA
M.Ö. Lefkos isimli bir hükümdarın şehri baştan yaratma düşüncesi ile şehri düşmanlardan korumak adına çember şeklinde surla çevirmesi ile Lefkoşa şu anki şeklini almıştır. Surlariçi de bu çemberin içindeki yerleşim yerlerinden oluşuyor. Surlariçi çok eski tarihlerden kalan daracık sokakların kıvrımında gezinirken tarihi binaların arasında canlı atmosferi ile Lefkoşa’nın en güzel yeri olduğunu sizlere her zaman hissettirecektir.
Arabahmet mahallesi ise; surlariçi’nin zamanında en lüks olan ve günümüzde de koruma altına alınan mahallesidir. Özelliklede fotoğrafçılar için oldukça verimli olan mahallenin ara sokaklarını dolaşmak sizleri kalabalık şehir atmosferinden alarak başka dünyalara götürmektedir.
Surlar yerleşim yerinde olduğu için ve tarih boyunca değişik amaçlarda kullanılsa da günümüzde eli işi ürünlerin satıldığı, cafelerin, festivallerin düzenlendiği, bulunduğu gözde mekanlardandır.
- Published in Kıbrıs Gezi Rehberi